Something in the Rain Dizi Yorumu | Yağmur altında başlayan bir aşkın izinde

 

Size Jung Hae-in izleyip de sevmediğim bi dizisi yok demiştim değil mi? Oppamız romantik dizilerde oynamak için yaratılmış adeta. Bakışlarıyla bile tüm duyguyu geçiriyor, o aşkı hissettiriyor.. O yüzden her bölümünün iliklerime işlediği, kalbimde ötelediğim, üstünü örttüğüm tüm duyguları su yüzüne çıkaran, beni hüngür hüngür ağlatan, çoğunlukla mest eden, romantizm aşıklarının bayılarak izleyeceği bir dizi önerisiyle karşısınızdayım: Something in the rain. 

Dizinin yavaş tempolu bir anlatımı ve My Mister gibi melankolik bir atmosferi var ; özellikle ilişkilerdeki gerçekçi çatışmalar ve duygusal derinlikler açısından etkileyici. Aile baskısı ve toplumsal yargıların insanın hayatında, özellikle aşk hayatındaki etkisini gözler önüne seriyor. 

Başrol karakterlerimiz Seon Joon-hee ve Yoo Jin-ah. Seon Joon-hee, Jin-ah’ın çok yakın arkadaşının erkek kardeşi. Çocukluğunu bildiği, sevdiği biri. Joon-hee yıllar sonra yurtdışından geri dönüyor ve Jin-ah ile karşılaşıyolar. Şirketleri aynı binanın içinde.. Beraber vakit geçirdikçe Jin-ah karşında artık o eski küçük çocuğun yerine; yetişkin, yakışıklı, düşünceli ve çekici bir erkeğin geldiğinin farkına varıyor. Başta yaş farkından, yakın arkadaşının kardeşi oluşu yüzünden duygularına ket vurmaya çalışsa da daha fazla engel olamıyor ve çok güzel ama bir o kadar zorlu bir aşka yelken açıyor.

Dizi boyunca karakterlerin aşık olduklarını kabullenmelerinden itibaren değişimlerini izliyoruz. Jin-ah şirketinde mobbinge ve istismara karşı sessiz kalan, cesareti olmayan biriyken hayatına Joon-hee girdikten sonra daha özgüvenli ve cesaretli bir şekilde olaylarla başa çıktığını görüyoruz. Keza Joon-hee de karakterinin dışında birçok fedakarlıkta bulunup kendini öne atıyor. Ve çok güzel seviyor be… İzlerken gerçekten içinizden böyle sevilmek ne güzel bi duygudur, keşke böyle sevilsek demeden duramayacaksınız. 

Birçok kez izledim Something in the rain'i. İnsanın içinde bilmediği bir şeye özlem oluşturuyor. Bir yerlere dokunuyor, adını koyamadığım duyguları su yüzüne çıkarıyor. Görünmez yaralara temas ediyor resmen..

Ama bu aşka ciddi şekilde karşı çıkan bir anne faktörü var ortada.. o kadar zorlu, o kadar yoran ve o kadar sinir eden bi faktör ki.. İnsan evladı mutlu olsun istemez mi? Jin ah in yerinde olsam çeker giderdim diye düşünmeden edemedim.. Dizide aile bağlarının ve faktörünün etkisi yoğun bi şekilde işlenmişti.. Sonu nasıl mı bitti? İzleyip görün😏 Pişman olmazsınız…

P.S.: Dizinin müzikleri de fevkaledenin fevkindeydi hala playlistimdeler, ara ara açar dinlerim.. İnsana huzur veriyor..