İlk yayınlandığı zaman izlediğim ve çok sevdiğimini hatırladığım bu güzelim film Tune in for Love yorumunu yazmak istedim ve dün gece yine izlemeye karar verdim. Ay iyi ki de tekrar izlemeye karar vermişim. RUhumun bu filme ihtiyacı varmış... Ardına 2 film daha izledim ( Josee , One Day) ama yok Tune in for Love gibi bir yapımın ardına izlediğim için mi bilinmez ; çok vaaav bir hissiyat yaratmadılar bende..
Ah! Jung Hae in, bütün romantizm dram filmlerinin başrolü sen olmalısın be adam!
Filmden bahsetmeye geçelim artık. Bazı aşklar, doğru zamanda yaşanmadıkları için yarım kalır. Bazıları ise, ne kadar ertelense de kaderin bir şekilde bir araya getirdiği hikayelerdir. Herkesin başına gelmez bu, kırk yılda bir gerçekleşen güneş tutulması gibi... Tune in for Love, tam da böyle bir aşkı anlatıyor: sabırla, sessizlikle ve en doğal haliyle.
Mi-soo ve Hyun-woo’nun hikayesi, bir fırında başlıyor ve yıllar içinde kesişen yollarla devam ediyor. Birbirlerine duydukları his hiç değişmiyor, ama hayat her seferinde onların önüne yeni engeller koyuyor. Film boyunca, aşkın bazen sadece sevgiyle değil, doğru zamanlamayla da ilgili olduğunu hissediyoruz. Karakterlerin birbirlerini sevmekten hiç vazgeçmemelerine rağmen, bir türlü tam olarak kavuşamamaları hem hüzünlendiriyor hem de umutla beklemeye itiyor.
Filmde nostalji ve melankoli iliklere kadar hissediliyor. Radyo, mektuplar, kasetler ve geçmişin izleri, hikayeye bambaşka bir sıcaklık katıyor. Tune in for Love, büyük olaylar ya da dramatik dönüm noktalarına yer vermiyor bunun yerine, küçük anların ve duygu dolu bakışların gücünü kullanıyor. Ve tabii ki Jung Hae-in’in sakin ama derin oyunculuğu… Hyun-woo karakterine kattığı naiflik, içindeki kırılganlık ve sessizce sevmeyi bilen hali, filmi bu kadar özel yapan şeylerden biri. Hele beni izlediğimde çok etkileyen bir sahne var ki onun hemen şuraya replik halini bırakayım👇
Bu sahneyi izleyen herkes ben gibi Hyun woo'ya sarılmak onu teselli etmek isteyecektir kesin... Hayatta en çok önemsediğimiz insanların, geçmişimizdeki en karanlık anları bilmesini istemeyiz. Çünkü onlar bizi o yüklerden bağımsız, olduğumuz gibi sevsin isteriz. Ama gerçek aşk, geçmişimizi de kucaklayabilen bir şey değil mi zaten?
Eğer büyük aşkların sadece büyük anlarla değil, küçük ve sıradan anlarla da var olduğunu düşünenlerdenseniz, Tune in for Love tam olarak sizin filminiz. Bazı insanlar, ne kadar zaman geçerse geçsin, birbirlerine dönüp dolaşıp yeniden gelirler. Ve bu film, işte tam olarak bunu anlatıyor.
0 Yorumlar